AK Parti Antalya Milletvekili ve TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Üyesi Gökçen Özdoğan Enç, kadına şiddete ‘Dur’ diyecek, toplumun çeşitli kesimleri ve kadın örgütleriyle birlikte uzun süredir üzerinde çalışılan ‘Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı’nın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesinde yasalaşması için çalıştıklarını söyledi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından hazırlanan Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı’nın, üyesi bulunduğu TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nda aylardır toplumun çeşitli kesimleri, kadın örgütleri ve medya temsilcileri ile istişareler sonucu tamamlanarak Genel Kurul’da görüşülmek üzere TBMM Başkanlığı’na verildiğini belirten AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç, “Kadın ve aile bireylerinin şiddetten korumayı amaçlayan ve şiddete kesinlikle tolerans tanımayan kanun tasarısı önleyici ve koruyucu tedbirleri kapsıyor. Kadına şiddet bir insanlık suçudur. Temel kanunlarda yapılan eşitlikçi reformlarla , Türkiye'de tüm mevzuat, kadın-erkek eşitliği ilkesini gözeten ve kadına yönelik şiddete sıfır tolerans tanıyan bir yapıya kavuşturulmaktadır. Yasanın 8 Mart öncesine yetişmesi için tüm gayretlerimizle çalışıyoruz. İnşallah kadınlarımıza 8 Mart'ta güzel bir hediye vermiş olacağız” dedi .
Hızlı karar mekanizması
Yasa tasarısının TBMM'ye sunulduğunu, bunun bir milat olduğunu ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne yetiştirilmesi için çalıştıklarını ifade eden Enç , yasanın temel özelliğinin sadece kadına şiddetin değil , şiddete teşebbüsün de önüne geçilmesini sağlayıcı nitelikte olduğunu söyledi . Kanun hükümleri doğrultusunda yeniden yapılanan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Aile Mahkemeleri ve Kolluk kuvvetleri tarafından şiddetin önlenmesi, şiddet uygulayanın cezalandırılması, yeniden şiddet uygulama ihtimaline karşı tedbirlerin alınması ve şiddet mağdurlarının korunması gibi maddelerin bulunduğu kanun tasarısında, şiddet faili hakkında uygulanacak tedbir kararlarının verilebilmesi ve uygulanması için şiddetin delil ve belgesi aranmayacağını da ifade eden Gökçen Özdoğan Enç, "Hakimler faile yönelik tedbir ve mağdur kadına yönelik koruma kararlarını duruşmasız dosya üzerinden karara bağlayabilecek . Şiddete uğrayan kişiye hakim kararı ile en geç 48 saat içinde kolluk güçleri tarafından koruma sağlanacak. Koruma altındaki şiddet mağdurunun hayati tehlikesinin bulunması halinde, rızası dahilinde Tanık Koruma Kanunu hükümlerinden faydalanıp, kimlik ve ilgili bilgi ve belgeleri değiştirilebilecek" diye konuştu .
Yasada başka neler var?
Kanunun uygulanabilmesi ve yürütülebilmesi için yeni kadro tahsisi yapan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri kuracak. Uzman personelin görev yapacağı bu merkezlerde 7 gün 24 saat, şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme hizmetleri verecek. Merkezlerde hazırlanan raporlar doğrultusunda koruyucu ve önleyici tedbirlerin yanı sıra hapis cezasını da kapsayan yaptırımlar uygulanabilecek. Şiddet mağduru koruma altına alınacak, bireye geçici maddi yardım, sağlık, adli yardım, rehabilite, istihdam sağlanması konusunda hizmetler verilecek. Kadın ve çocuklara şiddet uygulayanlar , hakim tarafından gerekli görülmesi halinde tedavi için hastaneye yatırılacak . Sadece şiddet uyguladığı kadına değil, çocuklarına, kadının tanıklarına ve yakınlarına yaklaşmaktan men edilecek. Dayakçı kocalar ise evden uzaklaştırılacak, konut mağdur kadına tahsis edilecek . Ayrıca mağdur kadının talep etmesi halinde tapu kütüğüne aile konutu şerhi konularak, dayakçı kocanın bu evi satmasının önüne geçilecek . Şiddet mağduru kadınların koruma taleplerinin yerine getirilmesinde yaşanan gecikmeler nedeniyle yaşanan cinayet ve yeni şiddet olaylarının önüne geçilmesini amaçlayan tasarıda, koruma ve tedbir önlemlerinin alınması konusunda özellikle "Sürat" vurgusu yapılması dikkat çekti . Tasarı uyarınca şiddet faili hakkında uygulanacak tedbir kararlarının verilebilmesi ve uygulanması için şiddetin delil ve belgesi aranmayacak . Hakimler faile yönelik tedbir ve mağdur kadına yönelik koruma kararlarını duruşmasız dosya üzerinden karara bağlayabilecek .
Mağdura tam koruma
Karakola sığınan mağdur kadın evine gönderilmeyecek. Polis bu tip durumlarda şiddet mağduru ya da şiddete uğrama ihtimali bulunan kadın ile beraberindeki çocukları ivedilikle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın ilgili il ve ilçe müdürlüklerine ulaştıracak. Bunun mümkün olmadığı durumlarda mağdur kadın ile beraberindekilere geçici olarak barınma imkanı sağlanacak. Bakanlığa ait veya bakanlığın gözetim ve denetimi altında bulunan yerlerin yetersiz kaldığı hallerde, mağdur kadın ile beraberindekiler, kamu kurum ve kuruluşlarına ait sosyal tesislerde barındırılabilecek. Hakkında koruma kararı verilen kadın çalışıyor ve çocukları varsa ücreti bakanlıkça karşılanmak üzere kendisine kreş imkanı sağlanacak. Mağdur kadına ayrıca psikolojik, mesleki, hukuki ve soysal rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilecek. Kadının ihtiyacı varsa, talep etmese bile şiddet uygulayan kişi nafaka ödemesi kararı verilecek .
Şiddeti önleme yöntemleri ve medya
Düzenleme kapsamında şiddetin önlenmesi, mağdur kadınlara yönelik korucuyu ve şiddet faillerine yönelik önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme hizmetlerini sunmak üzere taşrada da 7 gün 24 saat esasıyla çalışacak ‘Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri’ kurulacak. Şiddet önleme ve izleme merkezleri, şiddet faillerini, öfke kontrolü ve stresle başa çıkmaya yönelik rehabilitasyon programlarına katılmaya, alkol uyuşturucu bağımlılığın ya da ruhsal bozukluğun olması durumunda tedavi olmaya, meslek edindirme kurslarına katılmaya teşvik edici çalışma yürütecek . Hakim tarafından önleyici cezalar arasında teknik yöntemlerle takip de bulunuyor. Şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali olan kişiye yönelik olarak elektronik kelepçe veya bileklik takılarak mağdura yaklaşması önlenecek. Tasarı, medyaya da önemli bir sorumluluk yüklüyor. Tasarı hazırlanırken medya temsilcileriyle yapılan görüşmeler neticesinde medya mecralarında ve özellikle televizyonlarda, ayda 90 dakika şiddetle mücadele filmleri yayınlanması konusunda işbirliği yapılması da kanun maddeleri arasına eklendi. Şiddetin önlenmesi için toplumu bilinçlendirme ve eğitim amaçlı yayınlar RTÜK tarafından denetlenecek
Kaynak/gokcenenc.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder